akşamlara doğru yürümenin yoruldu adımları, buz tuttu hayallere giden bütün yollar Fatma Savcı Dağa gitmek ani bir karar değildi, iki yıl düşündüm. * Düşünün; ben Türkçe’ye hâlâ küsüm. Çünkü zorla öğretilmiş. Biz Kürtçe konuşunca öğretmen nar ağacı daha çok incitiyor diye nar dalıyla vururdu. Böyle öğrendiğin herhangi bir dille nasıl barışık olursun? * ...zorla öğrendiğim ve nefret ettiğim Türkçe’nin düşman dili olmadığını orada öğrendim. * Belki garip gelecek ama dağda bulunduğu yerde birini sevenler, savaşı çok romantik yaşıyor. Diğer yandan bir çatışmada olup da sevdiği ölürse, kalan çok değişiyor. * Eskiden daha yumuşakken daha sert duygulara sahip olabiliyor. Ya da romantize ettiği savaşın, aslında ne kadar katı ve gerçek olduğunu başka bir biçimde tekrar tecrübe ediyor. İnsan içindeki o yere, yıkmaya gücü yetmeyecek öyle geniş duvarlar örebiliyor ki. Ben en zor ve tahammül edilemez koşullarda şiire tutundum. İnsanlığımı korumaya, kendimi daha çok insan kılm...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"