Sür'un sedasına an kala sırtımızda kirli bohçamızla karşına çıkmaya utanıyorken... ah o erken ayrılık yok mu? Peşinden koşamadım sevgili, bir akşam üzeriydi... ayaklarım kavrulmuştu... gidişinle kumlar nâr olmuştu ve seni uzaklara götürmekten utanırdı yollar... gözlerimizden düşen o billur hüzün daha toprağa varmadan meleklerin nurunda kayboluyordu.... Sevgili Bir fecir vakti sana olan bütün özlemlerimi alarak ve Gaza'nın çocukları gibi koşarak ölüme... Sana geleceğim. ...gözlerimin bakarken utançtan eridiği yüzünün nuru düşecek semaya... Sevgili Bugün kuşlara imreniyorum ... kuşları kıskanıyorum sevgili... kanat çırptıklarında nefesin gibi kokan güller üzerinde. Ayaklarının değdiği coğraflarda bir çakıl taşı olmayı Safa'dan Merve'ye esen bir rüzğar... çınlayan bir dua olmayı diledim sevgili... Dev/asa, elinde Musa'nın, Yarılır.... merhamet olur deniz! Ve Zünnun karanlıklarda korunur... tesbih eder bir Yunus'un karnında El-Berr'i. İst...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"