Nerden bakarsan elinde kalıyorum.. Öyleyse bırakma / sarıl.. Bahar geçti de / ben yaprağa nasıl söylerim, ağlarken düştüğümüzü.. Madem öyle, saati ayrılığa kur, çalmadan gitmiş olasın lakin; elin elimde olmalı mesela, biriken bir şeyler olmalı, eriyen de bir şeyler. Bu kalp kafesine sığmıyor artık gitmeliyim, Meneviş teninde harı gözlerimin.. Kuşlar biliyorum, göç yollarında bir annenin dudak izi.. Kursağımda akşamüstü, kaç gün oldu yanlı aşklardan ağlama dersleri alıyorum giden sevgiliyle alakalı.. [ Sonrası yerini bulmak zor olmadı, bir hüzün kanamış bu yöne.. ] Bavulumda özgeçmişim: -Ayrıntılara girmeden aynen aktarıyorum: “seni seviyorum” Ve hayır! Bir saniye.. Her şey sandığın gibi / Berbat haldeyim.. İsrafil’den bu yana gülmedim nâyi, deliklerinde acı zula yapmış, esrik susuşlarına onların.. Yüzümün duldasını hüzne berkittim.. Ne yıkabilir gözlerimi şimdi, ne yaşımı. Yakından bi yerden geçme ne olursun Ezizér, sivilce yarası yüzümdeki çukurlara, gölg...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"