30 şubat’ta mı geleceksin, başım gözüm üstüne, peki gel Menekşeler yetiştireceğim senin için, bekleyeceğim Saçlarım taralı, gömleklerim ütülü Sobaya bir odun daha atacağım, peki gel Eski fotoğraflara bakarız belki, eski şarkılar dinleriz “Ah ne çok sevmiştik birbirimizi” 30 şubatta mı geleceksin, peki, gel… Hani mevsim kışsa, yıldız bulmam zor olacak Bulutlar geçecek gözlerimden, ihtimal… Kızıl-kıyamet olsa da her tarafım, üzülme, Ben kara gözlü bir çocuğum, kendime masallar anlatacağım.. Bir masala tutununca ellerim kanasa da, Uyuyunca geçecek, biliyorum, Kendimi dizinde uyutacağım… Biliyor musun, sen olmayınca ben bir tuhaf oluyorum 30 şubatta mı geleceksin, peki…gel… Sen kapıdan dönmeyesin diye, evden çıkmam, merak etme Kar olur, kış olur, üşürsün, neme lazım Bir çay koyarım sobaya, radyoda incesaz… Terliklerini çıkartırım dolaptan, odamız hüzzam, odamız hicaz.. Henüz almadığım bir mektup gibi bekleyeceğim seni Aslında o kadar da kötü değilim, kafana tak...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"