Selamına cevap vermiyor kimse Başlar öne eğilmiş, Cevap vermek ve görmek için dostları Kaldırmıyor başını. Hiç kimse. Bakışlar ayak uçlarında görmüyor başka yeri Ki yol karanlık ve kaygan Ve eğer biri sevgi ile uzatsa elini Zoraki koynundan çıkartarak uzatır Zira, havada yakıcı bir soğuk var. Nefes göğüs boşluğundan gelerek bulut olur karanlıkta Ve bir duvar gibi durur gözlerinin önünde İşte budur nefes! bundan başka nesi var gözün Dostların uzak yakın gözlerinden başka? Ey benim civanmert mesihim! Ey kırışık gömleğiyle yaşlı Mesih nefeslim! Alçakça bir soğuk var havada… ahh…. Nefesin sıcak başın huzurla dolsun. Selamımı sen al aç kapıyı ! Benim ben bütün gecelerin konuğu Bir çingene gibi kederli. Benim ben o tekmelenmiş taş. Benim yaratılışın alçak sövgüsü. Ne Rumdanım ne kumdan, renksizlerin renksiziyim. Gel aç kapıyı, aç, canım sıkkın. Dostlar! Yoldaşlar! Yılların ve ayların misafiri kapının arkasında, Bir dalga gibi titremekte. Dolu yağmıyor, ölüm de...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"