Deli sorar: — Niçin şimdi durup dururken Paris'e gitmeye karar verdiniz? Kadın cevap verir: — Galiba kendimizden kaçıyoruz. Kocasının cevabı da kendincedir: — Kimbilir belki de bir umutsuz boşluktan (from hopeless emptiness) kaçıyoruz. — İşte şimdi konuştun, diye mukabele eder deli, ve hemen ardından şu harika tesbiti yapar: — Çoğu insan boşluğun farkındadır, ama umutsuzluğu görmek gerçekten cesaret ister. (Plenty of people on to the emptiness, but it takes real guts to see hopelessness.) Başrollerini Leonardo DiCaprio ile Kate Winslet'in oynadığı, Sam Mendes'in “Revolutionary Road” adlı filminden... * * * Umutsuz boşluk... Yani sınırları bilinmeyen, görünmeyen bir boşluk... Ötesine geçilme imkânı olmayan, aşılma şansı olmayan bir boşluk... Umutsuz bir boşluk... İnsanoğlu kendisini aslâ bu boşluğa teslim etmemeli... boşluğu görse de umutsuzluğa kapılmamalı... ne yapıp edip umudunun, umud etmenin yolunu bulmalı, çıkarmalı... mutlaka bir yerlerde aşıla...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"