...ve tanrı sert bir hüküm verdi "yettiniz artık" ı karanlığın kuzeyine doğru yürü amel defterine birkaç sayfa daha eklesin tanrı kara harflerle kır ayazını alın yazısının dilucunda mekruh tembihler hızırın yıktığı duvarın tam altındadır ıı haram ayları bilmeyen çocuklar şehrin peykesine çöküp kaldığında elindeki zakkumlar ve sütleğenler ağlar çiçek hastalığından ölür anneler hiçbir burcun yazgısına inanmadan minarenin budaklarına asılan sesin kıblesi çatlatır kalbi üç yerden niyetlen ey derviş nehirleri şehir kenarından taşı kirlenmesin sular babı ııı ilmekler atılmış bir ipin büyüsüne kapılıyor kuşlar yürekleri ağızlarında iki rekatlık bir namazı kılacak kadar seferi herkes gemileri delenlere soru sormaktan dili kanayan peygamberin değneğine konup göçüyor bir uçtan bir uca vı sabah ezanlarında göğüslerde sıkıntılar yavaş yavaş emer insanı üstüne dolu yağan ağaçların acısı reçinelerinden belli olur Mehmet Okumuş
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"