Şimdi sen ey ölüm, yaklaş bana Merhaba azat eden pranga Acıların zincirinden ruhumu hür bırakan Daracık boşluğa bedenimi bağlayan İşte karşında taze gençlik, al senin olsun Nabzı atan bir kalp, kes nefesini Yeryüzünde bir emelim kalmadı Zaten dünya sadece aptalların cennetidir İnsanlar mı? Hepsi vefasız, hilekâr Yahut huzur kaçıran bozguncu Zenginlik mi? Benim gözümde sadece, Ayyâr’ın çekirgesi, bir zehir. Şiir mi? Kâmil ve vâfir bir deniz Yine de susamış kimsenin susuzluğunu gidermez Kılıç mı? Uçağı olan tek bir kişi, Ordudan ve topluluktan daha güçlüdür. İlim mi? Kazma ile para kazanan, Kağıt ile kazanandan daha hayırlıdır. Aşk mı? Ey ölüm dur şimdi ve acı kalbime Bırak onu biraz, nabzı atsın Son menzile ulaşmadan önce bırak gözlerim ağlasın Güllere, zambaklara ağlasın Ağlasın sararıp solan sevda bahçesine Orada ne bahar kaldı ne de sevinç Tek bir temennim var ölmeden önce Keşke gerçekleşse, o zaman ne üzülür ne de korkardım O da sevdiğimi göz ucuyla bile olsa görebilmek Çünkü artık...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"