Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Bayram Balcı etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Serçe Ötüşü

yüzünü rüzgar kokularına sürmelisin anılarla çoğalan yalnızlık akşamlarına kuşkulu araba farlarına. sokak fenerlerine gizlipolisin vuremirli baskınlarına katli vacip ajanların itiraflarına ve hatta yoksul işçi evlerinin perdesiz güneşli camlarına yüzünü hayatın her yerine sürmelisin geceleri yüzünün her çizgisinde darağaçları kurulup sabahları yıkılır yeniden umarsız katledilir şiir bir içimlik aşklar yüzünden leyleği hep yuvasında görüp baca temizleyicilerini uçururuz her göç mevsimi yalnızlığını tanrıyla paylaşan insanların arasında nasıl bilebiliriz aşkın yanmamış bir sigara olduğunu ve bitmeye başladığını yakıldığı anda günler patlıcan ile kırağı hesabında yeni kimlikler aramakla geçiyor zaman bulvarlarda serçe ötüşü tavında saçlarını denize salan asırlık salkım söğüdün öyküsünü unut kaynağına akan ırmaklar gördüm şehirlerin çukurunda telef olan hayatlar hiçbir sırrı kalmadı artık yaşadıklarımızın bütün maskelerimi çöpe attım çıkardım parmaklarımdan...

Yer Yok Bana

aklına kuşkonmaz bir yolcuyum yasak hevesler büyür içimde sağanaklara tutulur çalarım zamanı kediler yarışır aşkın atlasında kuşlar kalkıyor dallarımdan uzaktan yaralı bir kalple bakıyorum hangi acıya saracaksan sar yaralarımı imtina ediyorum hayattan kuşladım çünkü bütün yuvalarımı oyalandığım bütün istasyonlarda kalbim oyulur savurdum kendimi gecenin havzasına aklımdan kaç kuş havalandı kaç kuş döndü yuvaya kime ne taşıyorsam kalbimi avuçlarımda bulsam yalnızlığın biçimini sever miydim yine de seni benim avuçlarına sığmayacak bir kalbim var uzaktan yakın olan herşeyin acısı fazladır hangi kalp taşıyacak kadar ustadır aşk ağrısını kentli yalnızlıklardır çoğaldıkça kaybolan ritminin yarısı senin olsun bilerek unuttuğum bu şarkının reddettim bütün kabullerimi bir kez daha kutsadım kendimi anladım hiç bir aşta yer yok bana beklediğim yağmurdan da ümit kalmamıştır Bayram Balcı

Aşkın Serinliğinde Boğ Beni

bu şimdi yaz akşamın en tatsız saatidir. güneşkurusu hiç bir yolcu treninin uğramadığı istasyonhüznü bu şimdi benim sana yolum bağlıdır aşkın ırmak sanılan serinliğinde kendine çağlayış annemin gültadında kanadığı akşamdır. bu şimdi duvaksız beni toprak yerken yakaladığı yüzündeki telaş birden dallarından bütün yaprakların boşalması yağmurdur. sancıdır. üstesinden gelinmez bir başağrısı bu şimdi kurbağa bacaklı bir yazdır. akşamsız uzak kurmuşsa yuvasını kalbimize kırlangıçlar mekansızdır sır olmak. eriyen bulut. çözülen damla aşkın yüzünden yolunan aydınlık bu şimdi ellerini çözüp ayrılığa beni vurduğunda kanayandil annem elleri dağyası yüreği kartalçığlığı aşkı güzelleştiren telliturna bu şimdi birden uyanma hali çalan telefondaki kimliğibelirsizliğe biberin kızaran ucundaki taddir ilkyaz aşkı acı kekre ve iliğine kadar 'samış bu şimdi ayrılıkönü yakılmış bir sigaranın ilk nefesidir kentli oğlanların saksılardan kopardığı gülden damlayan kan yarim sevişme...

gittiğin her yer yalnızlığımdır

şiir biter sen gidersin ne kalır geride yağmur yağar ıslanır kipriklerim savurur yüzüme ayrılığı şehir bir ben yalnız kalırım şiir biterse senin gittiğin her yerde yağmur yağar üzerime ateş üşür acı kanatır kendini sen yine de gidersin silerek ardındaki ayak izlerini bir bela olur artık yaşamak senin gittiğin her yerde uçurumlar büyür aşka şiir biter büyür o mavi derinlik sabah çözer gecenin gizini ipi kopan bir uçurtma yalnızlığına ağlar gökyüzünde senin gittiğin her yerde yalnızlığımdır benim Bayram Balcı

her aşkın ardından ağlanır

yağmur yağsa diyorum. gök gürlese ıslansam. kipriklerim aksa yüzüme belki o an unuturum seni ağlamak tüketmektir aşkı çünkü her aşkın ardından ağlanır Bayram Balcı

yağmura karışan aşkın çaresi yoktur

I. yağmurun kederle yağdığı her yerde üşüyen resimler düşer kalbime gitmek sızar aklıma sevdiğim her kadından durmadan kendini yakan ateşin oğluyum bilinen bütün sözcüklerin anlamına uzak her kadın bir uzağa çağırır beni denize karıştıkça çürüyen ırmak toprağını reddeden çiçek sığınırım kendi limanıma acının kalbidir gölgesiz suret hayata aidat ödentisidir aşk muhalefet bilmiştir kaçakelektrik kullanmayı şifresi yitirilmiş bir şiir kanayarak taşar satırarasından intihar büyür uçurumlarında II. yağmura karışan aşkın çaresi yoktur çözülür hayatın magması ve bir kez daha telefonda annem beni çok sevdiğini söyler gece kan bulaşır aklıma yakılacak mektupların cehennemindeyim kaç şehir akıp gitti ömrümden depresif bir metropol söyleminde yağmur dindi kırıldı dalı kalbimin hiçbir acıdan doğmaz başka bir acı yaşanmayan aşklar tarar kendini taşımaktan yorulmuş bir hayatı Bayram Balcı

Atsız Karıncada Ölümü Aşkın

kedi kuşu avlayacak diyorum kadına söyle kuşa çıldırtmasın kediyi ne kadar çok telek var yüzünde. ve kelebek dolaşıyor adımlarında. bir yün yumağı oluyor gün söyleyecek film kalmadı kedi. ben artık ölüyorum arkamdan kapanan kapıların adreslerini sana bırakıyorum kimse gitmek istemiyorsa kendinden başka bir yere kadının ve kuşun elinden tutup ölüyorum kadın hafifmeşrep hayallerinin atsızkarıncasında kuş opera meydanında vuruyor kendini tarifsiz bir aşkla akşamgazetesi satan adam ağlıyor gözlerinden bulvar akıyor yaşanamayan aşk geçmişin çürük ağacıdır Bayram Balcı