Nerdesin Paskalya bunca bekledik İşte o ilkyaz uğrasana koruya Gıdaklıyan tavuklarla dolmuş tünek Bak gökte tanın pembe kıvrımlarına Aşk yürüyüşe geçmiş işimiz bitik Mars’la Venüs dönmüşler ikisi de Çok olmuş ağızları çılgınca birleşeli Katışıksız düzlükler önünde Güllerin dibinde yapraklarla gizli Tanrılar çırçıplak dans etmede Bil çiçeğe durmuşsa dört yan Sevecenliğimdir önayak buna Görkemli bir doğa bu içe dokunan Islak kurbağalar dalmış şarkıya Ormanı tutmuş ıslığıyla Pan Çoğu bu tanrıların göçüp gitti Söğütler onlara ağlar aslında Büyük Pan Aşk İsa gitti hepsi Kediler miyavlıyor avluda Ben Paris’te ağlıyorum şimdi * * * Ezberimdedir kraliçe türküleri Yılların getirdiği sızlanmalar Balıklara söylenmiş forsa ilahileri Aşk kırgınının dilindeki şarkılar Benden sor sirenlere adanan ezgileri Aşk öldü içimde bir ürperti Ben o güzel putlara tapıyorum Onu anımsatan şeylere şimdi Sızlanmanın sonu yok bağlıyım Mausole’ün biricik karısı gibi Ben bağlıyımdır nasıl bağlıysa Köpek efendisine sar...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"