Ana içeriğe atla

Kayıtlar

murat menteş etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Modernle başa çıkabilen tek silahımız şiir

Murat Menteş : Ah Muhsin Ünlü gerçek adınız bu olamaz, değil mi? Ah Muhsin Ünlü : Muhsin benim oyuncak kedimin adı. Ona da bizim pastacı Muhsin ağabeyden geçmişti. Şiir yazmaya başladıktan sonra bir isim ihtiyacı hâsıl oldu. Murat Menteş : Neden? Ah Muhsin Ünlü : Bilemiyorum, oldu işte. [sıkıntılı bir sessizlik ve Ah Muhsin Ünlü kafasını bir meteoru yoklar gibi evirip çeviriyor.] Murat Menteş : Rahat olun lütfen. Ah Muhsin Ünlü : Mantıklı bir gerekçe arıyorum ama yok, bulamıyorum. Murat Menteş : Adınızın başında “ah” var, bir kısaltma mı bu? Ah Muhsin Ünlü : Yo, işin o kısmı hiç karışık değil. Göründüğü gibi, “ah” o. “ah”tan ibaret. Bir nida kırıntısı. Murat Menteş : “Gidiyorum Bu” adlı kitabındaki şiirler 1993-1998 yılları arasında yazılmış. Öncelikle bu pırıltılı şiirlerin yazılış macerasından bahseder misiniz? Ah Muhsin Ünlü : Elbette bir şiir kitabı yazmak üzere başlamadım işe. Şiir yazıyordum sadece. Kitaptaki şiirlerin yüzde 75 kadarını tamamladıktan sonra bunla...

Kalp Kapakçıkları

“Şebnem, tütsülenmiş bir bahçede saklambaç oynuyor gibiyiz. Sensiz bütün tabancalar, fincanlar, odalar boş; sokakların hepsi ıssız, hiçbir gezegende bana hayat yok. Şebnem, her şeyde senden bir anı aksediyor, senin masumiyet kanıtı parmak izlerinle dolu sanki dünya. Gelgelelim masumiyet, yaşam belirtilerinin azlığı demektir Şebnem. Bu gidişle yokluğunun gürültüsünden sağır olacağım. Eline sihirbaz değneği geçmiş kör gibiyim. Arabalar etrafımda keskin frenler yaparak duruyorlar. Beynime sıcak asfalt dökülmüş gibi, hasretin katranı kafatasımdan gövdeme damlıyor. Şebnem seninleyken içimi padişah gururu kaplıyordu. Gözlerine bakınca, kanımda gıcır gıcır hançerler, kılıçlar yüzüyordu. Senin kadife geometrin başımı döndürüyordu. Bir yandan da karşında kendimi mağaranın girişindeki kütük gibi hissediyordum. Şimdi uzaya fırlatılan mekikte kilitli kalmış sinekten beterim. Şebnem, İstanbul, Türkiye, dünya, galaksi, uzay senin olduğun yerden başlıyordu, nerdesin? Sensiz, yolunu kay...

Deplasmanda Plasebo

Allah’ım kaderimde anarşi ve protesto antidepresanlar ve içi boş bir gardırop ne de çok yer kaplıyor mesela Al Pacino yardımın gerekiyor Kadıköy’deyim stop. Allah’ım kaderim bu sentimental ambargo: Alternatif referans potansiyel salvo yok, sadece klostrofobi, hicran türbülans ve şok; cariyeler çekilmiş yeraltına cumburlop. Allah’ım kaderimi sen yazdın sen bilirsin kalbim oyuncak mı ne, ne kolay kırılıyor? “Deplasmandır bu dünya” diyor albino şeyhim plasebo yutturuyor bana depresif doktor. Allah’ım kaderimden şikayetçi değilim aksine bahtiyarım evrende bana da rol verdiğin için şahsen, Allah’ım bizler senin falsolu kullarınız, n’olur bizden razı ol. Murat Menteş