Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Süheyla Taşçıer etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Babama

babam tadı damağımda baldı o sabah kalkamadı peteklerden akıttın zehrini tanrım gözlerimde ölüm ağırlığı annemin yangınına koştum deli rüzgar gibi dolanıyor annemin sesi taş duvarlar sarsıldı altındağda kerpiç evler yıkıldı ölüm bu kadar kötü mü baba çocuğun sağı solu belli olur mu aklım sabah vereceği iki bucuk lirada komşu kızı neclaya sucuklu tost alacaktım ayakkabı sözü de vardı ben erkek kızıma ayakkabı alacağım biliyor musun baba erkek kızın avuç açmadı babam tadı damağımda baldı o sabah kalkamadı peteklerden akıttın zehrini tanrım keskin kahverengi gözlerin soyumdan aldığım iri siyah gözlerimde kaybolmuştu oda çıplak annem çıplak biz çıplak sokak çıplak ay yok gece çırılçıplak ağlayan mor yüzlü kalabalık duvarlarını yaptığın mezarlığa götürürken seni çocuğun sağı solu belli olur mu kardan adam yapıyordum buldum buldum gözlerini buldum kardan adamdan bakıyordun baba bahara kadar kar kalkmadı mezarından esmer tenin toprak kokuyor mezarına gide...

Böyle Başlar Sevişmek

önce gözlerimi öptün sonra gözlerinin takıldığı tüm noktaları Süheyla Taşçıer

Çığlık

Önce düğmelerimi çözüyorsun, sonra okşuyorsun. Ağız dolusu öpüyorsun sonra göğüslerim avuçlarında uç veriyor. Sen soluk soluğa, Ben çığlık çığlığa. Süheyla Taşçıer

Davet

hiç mi hiç aklımda yoktu sevişmek ta ki kuş havalanıncaya dek Süheyla Taşçıer / On iki saatlik sevgili

Ne

giderken sıkça yazacağını söylemiştin ve korkmuştun postacıya aşık olmamdan giderken sıkça arayacağını söylemiştin ve korkmuştum santral memuresine aşık olmandan oysa şimdi ne postacı ne memure ne sen ne ben Süheyla Taşçıer