Büyük bir giz var Simone, Senin saçlarının ormanında. Kuru ot kokulusun, taş kokulu Hayvanlar gelip durmuş üstüne; Deri kokulusun, buğday kokulu Ve buğday savrulduktan sonra; Odun kokulusun, ekmek kokulu, Daha bu sabah fırından çıkma; Çiçek kokulusun, süren çiçek Bırakılmış bir duvar boyuna; Böğürtlen kokulusun, sarmaşık kokulu, Tertemiz yıkanmış yağmurlarda. Hezaren kokulusun, eğrelti kokulu, Biçilmiş eğrelti, gece eşiğinde. Ölü ot kokulusun, kızıl ot, Çitlerin gölgesinde yan yana, yan yana. Isırgan kokulusun, katırtırnağı kokulu, Yonca kokulusun, süt kokulu. Rezene kokulusun, anason kokulu, Fındık kokulusun, meyve kokulu. Ölmüş meyve ve hazır toplanmaya. Söğüt kokulusun, ıhlamur kokulu, Çiçekleri nasıl yaprak içinde. Bal kokulusun, hayat kokulu, Dolaşan hayat çayırlarda. Toprak kokulusun, ırmak kokulu, Aşk kokulusun, ateş kokulu. Büyük bir giz var Simone, Senin saçlarının gecesinde. Remy de Gourmond Çeviri: Cemal Süreya
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"