Kadınlar bana erkeklerden katbekat daha anlaşılmaz geliyordu. Ailemde, kadınların sayısı erkeklerden fazlaydı. Akrabalarımın da kız çocukları çoktu, ayrıca şu "suçlu" hizmetçi kadınlar da vardı, yani küçüklüğümden beri kadınlar arasında oynayarak büyüdüm desem abartmış olmam. Fakat o kadınlarla gerçekten ince bir buza basıyormuşum gibi duygular içinde iletişim kurmuştum . Neredeyse hiç anlam veremiyorum. Bu benim için sislerin ardında, kuyruğunu yakalayamayan bir kaplan gibi hissettiren ve erkeklerin kamçılarının açtıklarından farklı, iç kanama geçirirmişçesine sancıyan, iyileşmesi zor bir yaraydı. Kadınlar kendine çeker ve fırlatıp atarlar, kendilerini diğer insanlardan daha aşağı konumda ve silikmiş gibi gösterir, el ayak çekildiğinde sımsıkı sarmalarlar, ölmüş gibi derin uyurlar, belki de uyumak için yaşıyorlardır. Bunlar haricinde de çocukluğumdan beri kadınlarla ilgili pek çok gözlemim olmuştu, aynı insan türü olmakla birlikte, erkeklerle tamamen farklı canlılar gibiydil...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"