Ana içeriğe atla

Kayıtlar

La Edri etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

uçurtma olsam gökyüzünde

uçurtma olsam gökyüzünde bir rüzgara kapılsam gitsem öylesine bir yere La Edri I often sit and wish that I.  Could be a kite up in the sky.  And ride upon the breeze and go,.  Which ever way I chance to. Blow!  Anonymous.

Şiir Gibi Cevap

Eski sevgiliyi unutmanın en iyi yolu ne? Niye unutalım ki? O da güzel bir hatıra. Niçin unutulsun? İnsan unutmak için sevmez ki. Unutmamak için sever.

ıslak bir caddeye balıklama dalmak niyetindeyim

Yine gecenin üçündeyim Islak bir caddeye balıklama dalmak niyetindeyim Görmeyenim, görünmeyenim Söylemeyen, söylenmeyenim Bilmeyen, bilinmeyenim Anlamayan, anlanmayanım Hergün aynı derdin elinde Yine gecenin üçündeyim Islak bir caddeye balıklama dalmak niyetindeyim Yüzsüzlük mü, sensizlik mi? karar veremedim... Kaynak: sanother.blogspot.com

Giden Bir Sevgiliye

Güçlü atların çektiği araban yola koyuldu, Kalbim daima seni takibedecek ve asla seni unutmayacak. Şimdi sen Batıya doğru giderken, Sana iyilikler temenni ediyorum. Ah sevgilim, senin gölgen olsaydım, Seni daha yakından takib ederdim. Fakat bir karanlık etrafı kapladı, gölgen uzaklaştı, Oh, günün aydınlığı içinden geç, bir daha görün. 5'ler Topluluğu-Adı Bilinmeyen Şairler (Çin) İ.Ö. II. Ve I. Yüzyıl Çeviren: Muhaddere Nabi Özerdim

Farkında Olmalı İnsan

Farkında olmalı insan, Kendisinin, hayatın olayların, gidişatın farkında olmalı. Farkı fark etmeli, fark ettiğini de fark ettirmemeli bazen…Bir damlacık sudan nasıl yaratıldığını fark etmeli. Anne karnına sığarken dünyaya neden sığmadığını ve en sonunda bir metre karelik yere nasıl sığmak zorunda kalacağını fark etmeli. Şu çok geniş görünen dünyanın, ahirete nispetle anne karnı gibi olduğunu fark etmeli. Henüz bebekken ‘Dünya benim!’ dercesine avuçlarının sımsıkı kapalı olduğunu, ölürken de aynı avuçların ‘her şeyi bırakıp gidiyorum işte!’ dercesine apaçık kaldığını fark etmeli. Ve kefenin cebinin bulunmadığını fark etmeli. Baskın yeteneğini fark etmeli sonra. Azraillin her an sürpriz yapabileceğini,nasıl yaşarsa öyle öleceğini fark etmeli insan Hayvanların yolda, kaldırımda, çöplükte ama kendisinin güzel hazırlanmış mükellef bir sofrada yemek yediğini fark etmeli. Yaratılmışların en güzeli olduğunu fark etmeli ve ona göre yaşamalı. Gülün hemen dibindeki dikeni dikenin hemen ...

BİR AN İÇİN ... O AN DA ...

Ne var gözlerinde Daldın gene ... Bir aşk şarkısında geçmiş günlere yandın gene ... Gözlerin ağlamaklı, başın önüne eğik, cigara dudağında gene ... çekiyorsun derin derin. Söyle nedir seni üzen? Söyle ... Bak ellerin düştü iki yanına gönlün yorgun şimdi. Bir şeyler anlatıyor çehren geçmişten ... Yorgun bir edayla için gelecekte bir şeyler var diyor sana. Bakma. Bakma bana ... bakma, güleceksin ... Güleceksin bana Seni niçin izlediğimi soracaksın sonra. Bilemezsin Bilemezsin AHMET'im GARDAŞLIK diyeceğim sana!

Sağlık Olsun

Öyle sabah uyanır uyanmaz yataktan fırlama Yarım saat erkene kurulsun saatin. Kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandım diye sevin.. Pencerini aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa nefes al derin derin... Yüzüne su çarpma, adamakıllı yıka yüzünü serin serin... Geceden hazır olsun, yarın ne giyeceğin. Ona harcayacağın vakitte bir dilim ekmek kızart, Çek kızarmış ekmek kokusunu içine, Bak güzelim kahvaltının keyfine. Ayakkabıların boyalı olsun, kokun mis, Önce sana güzel gelsin aynadaki siluetin.. Çık evinden neşeyle, karşına ilk çıkana gülümse, aydınlık bir gün dile. Sonra koş git işine, dünden, önceki günden, Hatta daha da eskiden yarım ne kadar işin varsa hepsini tamamla, Ohhh şöyle bir hafifle Bir güzel kahve ısmarla kendine, seni mutlu eden sesi duymak için "alo "de Hiç işin olmasada öğle üzeri dışarı çık Yağmur varsa ıslan, güneş varsa ısın, hatta üşü hava soğuksa... Yürü, yürürken sağa sola bak, öylesine değil, görerek bak Çiçek görürsen kokla ,köpek g...

Şimdi bir dilek hakkım olsa

Ve muhtemelen hayasız bir ölüme uyanırdı Çıplak bedenim Tüylerimde son bahar ürpertisi Kursağımda lağım kokulu toprak Ya evde yoksan çalmıştır Eski zamanlarda bir ford minübüsünde Bir çocuğun balonu patlamıştır Simit parasıyla alıp aç kaldığı Ve hiç kimse seyirci değildir gidişime Kapalı gişe körler diyarında Kapalı gözlerim Yollar kapalı Etrafından dolaşan yollar Şimdi bir dilek hakkım olsa Evde olmanı Şimdi bir dilek hakkİm olsa Bir balon dilerdim Hemde en uçanından Şimdi bir dilek hakkım olsa Muhtemelen özür dilerdim.. ?

Kim Özlerdi Avuç İçlerinin Kokusunu

O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler, arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer. Dayanılması o kadar da zor değildir, büyük ayrılıklar bile, en güzel yerde başlatılsaydı eğer. Utanılacak bir şey değildir ağlamak, yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer. Yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık, çalınan birinin kalbiyse eğer. Korkulacak bir yanı yoktur aşkların, insan bütün derilerden soyunabilseydi eğer. O kadar da yürek burkmazdı alışılmış bir ses, hiçbir zaman duyulmasaydı eğer. Daha çabuk unutulurdu belki su sızdırmayan sarılmalar, kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eğer. Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla, öylesine delice bakmasalardı eğer. Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de, kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer. Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin, son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer. Düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman, meydan savaş...

Palyaço

i. kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde kaç kilo çekerdi yalnızlık kaç kere ezildim altında yaz yağmurlarının belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize kim sevmezdi çiçekleri filan ”ben sevmezdim” dedim, “yalan” dedi bunu palyaço söyledi, palyaço söyledi ben yazdım yazdım, yazmasam ağlayacaktım herkes ağlarmış biraz, ben de ağladım sırf bu yüzden mi ağladım alçaklık gibi bir şey oldu bu biraz biraz birazdım her şeyden dün biraz sinirlenmiştim mesela yarın bir kadını seveceğim biraz biraz biraz kör oldum bügünlerde ama rakı kadehlerini boşaltmayın eksilmesin hiçbir şey hiçbir şeyden dahi olsa kalsın biraz ii. umursamıyorum yılgınlığımı filan çünkü sessizce yaşanmalı her şey bir devrim sesszce olmalı mesela ve her sözcüğüne inanmalı bir palyaçonun bir palyaço neden yalan söylesin ki ben palyaço olsaydım söylemezdim marangoz olsaydım da söylemezdim ben insan olsaydım ...

Bir Adın Kalmalı

Bir adın kalmalı geriye Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde Aynaların ardında sır Yalnızlığın peşinde kuvvet Evet nihayet Bir adın kalmalı geriye… Bir de o kahreden gurbet Sen say ki Ben hiç ağlamadım Hiç ateşe tutmadım yüreğimi Geceleri, koynuma almadım ihaneti Ve say ki Bütün şiirler gözlerini Bütün şarkılar saçlarını söylemedi Hele nihavent Hele buselik hiç geçmedi fikrimden Ve hiç gitmedi Bir topak kan gibi adın İçimin nehirlerinden Evet yangın Evet, salaş yalvarmanın korkusunda talan Evet, kaybetmenin o zehirli buğusu Evet nisyan Evet, kahrolmuş sayfaların arasında adın Sokaklar dolusu bir adamın yalnızlığı Bu sevda biraz nadan Biraz da hıçkırık tadı Pencere önü menekşelerinde her akşam Dağlar sonra oynadı yerinden Ve hallaçlar attı pamuğu fütursuzca Sen say ki Yerin dibine geçti Geçmeyesi sevdam Ve ben seni sevdiğim zaman Bu şehre yağmurlar yağdı Yani ben seni sevdiğim zaman Ayrılık kurşun kadar ağır Gülüşün kadar felaketiydi yaşamanın ...

Unutma…!

Unutma! Yüreğinde bir ismin imzası var. Ve sen onu silemezsin söküp atamazsın Ne kadar uğraşsan da seninle beraber büyür içindeki sızı. İlk önce onu hissedersin başkasına dokunduğunda. . Unutma! Bir kere sevdin mi uzun uzun yanarsın. Sitemler öfkeler birikirken içinde sen azalırsın. Dilinde küfür elinde kadeh eksik olmaz. Günler böyle geçer alışırsın. Unutma! Sabahlar artık gecikir. İster sağa dön ister sola gözüne uyku değil gidenin hayali gelir. Kendini şiirlere verirsin. Elin sigaraya gider her on dakika da bir fena zehirlenirsin. Unutma! Bir süre güvenmeyeceksin kimseye kendine sığınacaksın. Aşk konuşulduğunda sen susacaksın Of’ larla ah ‘larla başlayacaksın her cümleye. Çevrende senden başka herkes haksız olacak. Senin haklılığınsa çaresiz gidecek çöpe. Unutma! Bir gün kaldığın yerden başlayacaksın. Biri seni bulacak. . Önce korkacaksın eski acılara yakalanmaktan biraz ürkeceksin. Ne kadar dirensen de nafile. İnsansın sonuçta seveceksin. Eski acıla...

Anladım

Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,kendimi bulduğumda anladım. Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış, Kendi yolumu çizdiğimde anladım.. Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak,dinleyerek değil.. Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım.. Yüreğinde aşk olmadan geçen hergün kayıpmış, Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım.. Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden, Neden hiç ağlamadığını anladım.. Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş, Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde anladım.. Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş, Çok acıttığında anladım.. Fakat,hakedermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını, Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terkettiğinde anladım.. Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet, Yüreğini elime koyduğunda anladım.. ”Sana ihtiyacım var, gel ! ” diyebilmekmiş güçlü olmak, Sana ”git” dediğimde anladım...

Özledim Seni

özledim seni… ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir. beynimi uyuşturuyor özlemin… çok sık birlikte olmasak bile benimle olduğunu bilmenin bunca zamandır içimi ısıttığını yeni yeni anlıyorum Yokluğun, Hatırladıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp mütemadiyen bir boşluğa Sabahları seni okşayarak başlamaları aksamları her işi bir kenara koyup seninle baş başa konuşmaları özlüyorum; oynaşmalarımızı, yürüyüşlerimizi, sevimli haşarılığını, çocuksu küskünlüğünü… Nasılda serttin başkalarına karşı beni savunurken; ve ne kadar yumuşak bir çift kısık gözle kendini ellerimin okşayışına bırakırken Gitmeni asla istemediğim halde buna mecbur olduğunu görmek ve sana bunları söylemeden ”git artık” demek ”beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa” demek sana ne de zor seni görmemek ve belki yıllar sonra karsılaştığımızda bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden… yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek…. ...

Ucundan Tutarak

Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. “O olmazsa yaşayamam” demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle o daha az sever seni, Senin O’nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini… Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları… Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. “O benim…” diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin… Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir ...