"50 yıl yarım asır ediyor Ahmet biliyor musun? Benim hayatta yorulduklarımın 2 katından bile çok yorulmuşluk ediyor. Söylemesi; benim nazarımda dile bile kolay değil. Böyle düşününce neden ufacık şeylere birden bu kadar çabuk, büyük sinirlendiğini, hemen dudağını sallandırıp surat astığını anlayabiliyorum. “Birikmişlik” bi tutam da “tükenmişlik”. Bu kadar yorucu şeyin en büyük parçalarını 3 evladının doldurduğunu biliyorum. Ama bizi nasıl sevdiğini, bize ne kadar gururla, gözlerin dolarak baktığını da biliyorum. Hayatının içinde süzülen o güzel balonun içinde Leman ve Murat’la durduğumuzu biliyorum. Ne çok sevildiğimizi biliyorum. Bir tek sizin sevginizden, samimiyetinizden şüphe duymama lüksümüz var sanırım. Ya da anne babanın en güzellerine sahibiz, o yüzden böyle düşünmem. Ama hayatımda doldurduğun yerin hepsi kocaman güzelliklerle dolu babam. Herkes çok kıymetli benim için, çok kolay çok büyük sevebiliyorum insanları ama seni kusursuz seviyorum ben baba. Sana kötü hiçbir şeyi ...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"