Aradıkları yabancıyı, kimse, içimde buldular yüzleştirmek için şimdi beni de arıyorlar kimi kimden çekip alacaklar, bilmiyorum beni kimde bulacaklar bilmiyorum: Kimdeyim ve bende kim var ki ikimiz sanıyorlar? Bir kez görür gibi olduğum bir rüyanın kapısında duruyordum, sırtımda pirinç torbası içini açık unutmuş gecede, yabancıyı o rüyaya aldılar, pirincim hafifledi, taşı bana bıraktılar, pirinç de gitti yabancı da! Taşı söze çevirmeye çalıştım ve katı şöhretini hayatın birkaç sözle hafifletmeye: —N’olur bana taş atma, öyle ağır ki benim taşıdıklarım, atamam bile sana! Pirinci taşla yüzleştirdiler rüyayı gözle benden yabancıyı çaldılar ve ondan beni, birbirimize benzettiler bizi: İki kimsesizliğe, ve az geleceğini bile bile aramızdaki uzaklığa, ikiye saydılar birimizi pirinç gibi şımarık birimizi taş yerine fazlalık Atın beni içimden kimse yok artık! Haydar Ergülen -40 Şiir ve Bir/nar-
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"