“Geceleri yatakta hep onu düşünüyorum ve bekliyorum. Sevmiş olduğum ama ölen insanları düşünüyorum. Güzelim Jan’ı ve onu nasıl yıllar önce kaybettiğimi düşünüyorum. Ayrıca her birimizin Yeşil Yol’da kendi hızımızla ilerleyişimizi düşünüyorum. Fakat bir düşünce var ki geceleri beni uyutmuyor: Bir farenin bu kadar uzun yaşamasını sağladıysa benim daha ne kadar zamanım var? Her birimizin bir ölüm borcu var. İstisnalar yok. Fakat Tanrım.. bazen Yeşil Yol çok uzun görünüyor.” “-Sence bir insan, yaptıklarından gerçekten pişmanlık duyarsa en mutlu olduğu zamana geri dönüp sonsuza dek orada yaşar mı? Orası cennet olabilir mi? -Ben de buna inanıyorum.” “Yoruldum, patron.. Yollarda yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum. Yanımda hiç arkadaş olmamasından yoruldum. Nereye gideceğimizi, nereden geldiğimizi söyleyecek biri.. En çokta insanların birbirine kötü davranmasından yoruldum. Her gün dünyada hissettiğim ve duyduğum acılardan yoruldum. Çok fazla var, sanki her an için ka...
"Çiçeğin açması da bir tür şiir belki - Bilmiyorum"